Doğadan Öğrenecek Çok Şey Var: Orman Okulları

  • 18 Mayıs 2021
  • 2062

Orman okulları, geleneksel erken çocukluk eğitimine yeni bir bakış açısı olarak görülebilir. İskandinavya bölgesi, özellikle de Danimarka, orman okullarının gelişimini önemli ölçüde destekleyen ülkelerdendir. 1995 yılında ise İngiltere’nin destekleri sayesinde daha sistemli bir müfredat haline gelmiştir. Orman okulları müfredatında, çocukların ormanda vakit geçirmeleri tercih edilir fakat orman ortamına ulaşılamıyorsa çocukların doğal yaşamla iç içe olabileceği, çocuklar için hazırlanmış park ya da bahçeler de orman okulları sisteminin işlemesi için uygundur. Çocuklar, düzenli olarak aynı doğal ortamda vakit geçirerek keşif ve araştırma içgüdülerini destekler ve çevrelerini keşfederken, aslında kendi benliklerini de bulma yolunda adım atarlar.

Doğadaki ağaçlar, ağaç dalları, toprak, kum çocukların oyuncakları olur ve hayal güçleri sayesinde, doğada buldukları materyallerle istedikleri gibi vakit geçirebilirler. Yaratıcı düşünme, dramatik oyun gibi çocuk gelişiminin mihenk taşı olan alanlarda yaşayacakları ilerlemelerin, bilişsel gelişim başta olmak üzere çocukların tüm gelişim alanlarını desteklediğini söylemek mümkündür.

Çocukların tehlikeli bir durumla karşılaşmaması için, ormana çocuklarla gitmeden önce kontrol edilmesi önemlidir. Fakat, çocukların güvenli ortamlarından çıkarak, kontrol edilebilir risklerle baş edebilmelerinin, kendilerine olan güvenlerinin ve inançlarını desteklendiği çeşitli araştırmalarca kanıtlanmıştır (Gill, 2010).

Orman okulları müfredatına düzenli katılım, en azından 10 hafta boyunca yarım gün, çocukların davranışların değişmesi ve yaşanan değişimlerin pekişmesi için kritiktir. Çocuklar, ormana düzenli olarak gittiklerinde, ormanda geçirdikleri zaman gündelik hayatları için “normal” bir zaman dilimi olduğu için kendilerini daha rahat hissedebilecek ve ifade edebileceklerdir. Düzenli gittikleri bölgeyi keşfetmeleri için yeterli zamanlarının olması, yaşanılan zaman sıkıntısından kaynaklanabilecek stresi de minimum düzeye indirecektir. Örneğin, ormanda geçirdiği süre boyunca ormandaki dallardan arkadaşlarıyla ev yapmaya çalışan çocuklar, zamanın kısıtlı olmasından dolayı stres yaşayabilir ve istedikleri tarzı yansıtmak yerine kolay olan ve yapmayı halihazırda bildikleri yolu tercih edebileceklerdir. Bu durumda, çocukların arkadaşlarıyla fikir alışverişi yapması sonucu yapacakları beyin fırtınası ve yaratıcı düşünme süreçleri sekteye uğrayabilir. Fakat, ormanda geçirilen süre onların gündelik hayatının bir parçası olduğunda, daha sonra geldiklerinde de devam edebilecekler ve akran etkileşimi sayesinde bu süreç, daha yaratıcı ve geliştirici olabilecektir. Üstelik stresin olumsuz etkisi kalkacağından, öğrenme süreci daha kalıcı olur. Çeşitli araştırmalar gösteriyor ki stres, öğrenmeyi olumsuz yönde etkilediği gibi, öğrenilen bilginin de hatırlanmasını güçleştirmektedir (Fabus & Stein, 2011). Bu bulgu da orman okulu vizyonunun gerçekleştirilebilmesi için sürekliliğin önemini kanıtlar niteliktedir.

Orman okulları sisteminde, hava durumu ayırt edilmeksizin çocukların doğada vakit geçirmeleri desteklenir. Yağmur, kar gibi çocukların üşüyebileceği durumlarda uygun kıyafet seçimi sayesinde yaşanabilecek sorunların önlenmesi amaçlanır. Richard Louv’un araştırmalarına göre, olumsuz hava koşulları ve doğada yaşayabilecekleri çeşitli risk durumlarından dolayı çocukların doğayı keşfetmelerini engellemek, gelişimleri için edinebilecekleri çok önemli deneyimlerden uzak kalmalarına sebep olmaktadır (Louv, 2010).

Çocukların ve öğretmenlerin kendilerini rahatlıkla ifade edebilecekleri ortamların oluşturulması, Orman Okulları sisteminde çok önemlidir. Bu ortamlar genellikle yemek saati ya da ateş etrafında sohbet sırasında olmaktadır. Bu sürede, gün içinde yapılandırılmış ve serbest zamanların belirlenmesi ve çocukların duygularını rahatça ifade edebilmeleri için gereklidir. Ayrıca, kamp ateşinin yakılması da genellikle çocuklar tarafından yapılır. Çocukların ateş yakarken zarar görmelerini engelleyecek materyaller, bu felsefe doğrultusunda belirlenmiştir. Çocuklarla bu tarz aktivitelerin yapılması için öncesinde eğitim alınması ve materyallerin uygun olması çok önemlidir.

Çocukların ateş için odun toplama, kesme gibi faaliyetleri yaptıkları da görülür Bu işlemler için her zaman çocuklara uygun aletlerin kullanılmasına dikkat edilmelidir. Oluşabilecek risklerin önceden ortadan kaldırılması, çocukların yaptıkları faaliyetler sırasında daha fazla eğlenmesini ve öğrenmesini sağlar.
Son olarak, Orman Okulları müfredatı ülkemizde yaygın bir sistem olmasa da dünyada gittikçe yaygınlaşan ve önemsenen bir sistem haline gelmektedir. Bireylerin doğayla etkileşim halinde olmasının önemi bilindiği için çocukların doğa ile iç içe olmasına genellikle dikkat edilir. Fakat orman okulları müfredatında, gün içinde 1 saat dışarıda vakit geçirmek değil başlı başına faaliyetleri ve materyalleri olan bir sistem olduğunun bilincinde olmak önemlidir.

Kaynak:
Knight, Sara. Forest School for All. Sage, 2011.

Önceki Yazı
Çocuklar için Müzik ve...
Sonraki Yazı
Çocuklarda Fonolojik Gelişim Süreçleri