Ek Gıdaya Geçiş Sürecinde Anne ve Bebeğin Psikolojisi

  • 27 Nisan 2022
  • 774

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve UNICEF (The United Nations Children’s Fund) bebeklerin doğumdan itibaren ilk altı ay sadece anne sütü almalarını (su dahil hiçbir ek gıda almadan), bebekler ancak altı aylık olduktan sonra sıvı ve katı ek gıdalara başlanmasını ve bu tamamlayıcı gıdaların yanı sıra en az iki yaşına kadar anne sütüne devam edilmesini önermektedir (Sivri, 2014: 60).

Anne ve bebeğin ilk iletişiminin tohumları gebelik sürecinde atılıyorsa da, bebeğin dünyaya geldikten sonra annenin emzirme süreci ile bebek hem fiziksel hem duygusal bir doyum sağlamaya başlamaktadır. Emzirme süreci bebeğin anneye güvenli olarak bağlanma gelişiminde ne kadar önemli ise, anne sütünden yavaş yavaş ayrıldığı ve artık anne sütünün dışındaki besinlerle karşılaşma süreci olan ek gıdaya geçiş süreci de anne ve bebek ilişkisinde o kadar önemli olmaktadır.

Ek Gıdaya Geçiş Süreci Nasıl Gerçekleşmektedir?

Tokatlı (2003)' a göre "weaning" olarak da adlandırılan ek gıdaya geçiş süreci, farklı kültürlerde farklı anlamlar taşıyor olsa da (direkt sütten eksip, anne sütünün dışındaki besinlerin verilmesi gibi), genellikle bebeğin anne sütünü almaya devam ettiği fakat aynı zamanda yavaş yavaş katı ve yarı katı gıdaları da aldığı, deneyimlediği bir süreci ifade etmektedir. Ek gıdaya geçiş sürecinde anneler ne zaman ve nasıl geçilmesi gerektiği ile ilgili zaman zaman kararsızlıklar yaşabilmektedir.

 

Sonuç olarak bebeğe ek besin başlanması belirtileri:

 

 - Baş-boyun kontrolünün tamamlanması (Bebeğin başını dik tutması),

 - Oturabilmesi

 - El ve göz koordinasyonunun gelişmesi, oyuncaklarını ağzına götürmesi,

 - Dil çıkartma refleksinin kaybolması, kaşıktan yiyecekleri alabilmesi,

 - Ağzını açma, yutma ve çiğneme koordinasyonun gelişmesidir (Hendricks ve Badruddin, 1992; Lebenthal, 1985; Özmert ve Yurdakök, 1995;  akt. Yalçın, 1999: 2).

 Ek Gıdaya Geçiş Sürecinde Anne ve Bebeğin Psikolojisi

Annelerin tamamlayıcı beslenmeye geçiş sürecinde yaşadıkları güçlükleri araştıran bir çalışmanın sonucuna göre, anneler tamamlayıcı beslenmeye geçiş döneminde bebeklerinin doymadığını düşünerek fazla beslemeye eğilimli olma, gereğinden fazla besin verme endişesi taşıma, bebeğinin zarar görebileceğini düşünme, çaresizlik-korku hissetme gibi güçlükler yaşadıklarını belirtmişlerdir (Şener Taplak, Polat, Erdem ve Taplak, 2020: 306). 

Ek gıdaya geçiş süreci, anne sütünün kademeli bir şekilde bırakıldığı, bebeğin bir nevi dış dünya ile besinler aracılığıyla kaynaşmaya başladığı bir süreç olarak tanımlanabilir. Bu sebeple, annenin tanıştırma aşamasındaki kaygıları anlaşılırdır. Annenin psikolojik olarak hazır oluşu ve bebeğe karşı anlayışlı tutumu bu sürecin daha sağlıklı ve kolay geçmesini sağlayabilir.

Kaynak:

 

Sivri, B. B. (2014). 0-6 aylık bebeği olan annelerin katı gıdaya geçiş süreci ve emzirmeye ilişkin bilgi ve uygulamaları. Acıbadem Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi , 5 (1) , 59-65. 

 

http://journal.acibadem.edu.tr/en/download/article-file/1701489

Şener Taplak, A. Ş., Polat, S., Erdem, E., ve Taplak, M. (2020). Annelerin tamamlayıcı beslenmeye geçiş sürecinde yaşadıkları güçlükler: niteliksel çalışma. JAREN, 6 (2), 300-308.

 

https://tinyurl.com/2p9mea64

Tokatlı, A. (2003). Bebeklerde ek besinlere geçiş; “weaning” dönemi. STED, 12 (4).

 

https://www.ttb.org.tr/STED/sted0403/bebek.pdf

Yalçın, S. S. (1999). Ek besinlere geçiş dönemi "weaning". Toplum Hekimliği Bülteni, 18 (2).

 

http://www.thb.hacettepe.edu.tr/arsiv/1999/sayi_2/baslik3.pdf

Önceki Yazı
Deneyimsel Oyun Terapisi Nedir?
Sonraki Yazı
Kız Çocuğa Sahip Ebeveynlerde...