- 7 Mayıs 2022
- 1547
Konu her durumda olgunlaşma ile ilgili olduğu için, çocuklar ölüm hakkındaki açıklamaları yaşlarına ve gelişmelerine göre farklı algılar. Bir evcil hayvanın, bir aile bireyinin, aileye yakın birinin ölümünü deneyimlemiş olan çocuğun anlama kapasitesi diğerlerinden farklı olacaktır.
Üç yaşından küçük çocuklar: Ölümü tam anlayamazlar. Ölümü, birinin veya bir şeyin artık orada olmaması olarak görür. Ölmüş kişiyi veya evcil hayvanı sormaya devam eder, ne zaman döneceğini sormaya devam eder.
Beş yaşından küçük çocuklar: Dört yaşından küçük çocuklar birinin ölmesinin ne demek olduğunu anlar ama o kişinin geri dönmesini de bekler. Ölüm oyunlarında ortaya çıkar; ölümü başka bir yerde yaşamak olarak anlarlar. Bu yaş grubu çocuklar ''O ne yiyecek?'', ''Nerede uyuyacak?'' gibi sorular sorabilirler.
Beş yaşındaki çocuklar: Beş yaşındaki çocuklar bilişsel gelişim aşamasındadırlar ve somut düşünür. Ölümün en ufak ve elle tutulabilir detayları ile ilgili meraklı, hatta saplantılı bir şekilde ilgilenir. ''Ölmüş insan neye benzer?'', ''Sonrasında bize ne olur?'' Beş yaşındaki çocuklar ölmüş insan konusunda son derece meraklıdır. Hayatı somut bir şekilde anlamak için tutkuyla çabalayan bir çocuğun tipik hali budur. Bu çocuk, bildiği tek yolla ölümü anlamaya çalışmaktadır.
Altı yaşındaki çocuklar: Çocuklar altı yaşına yaklaşırken ölümün son olduğunu, ölen kişinin veya hayvanın geri gelmeyeceğini fark etmeye başlarlar. Altı yaşına yaklaşırken soyut düşünme becerisi gelişmeye başlar ve çocuklar, ölümün herkesin başına gelen bir şey olduğunu anlamaya başlarlar. Ölüm, bütün yaşayan varlıkların yaşam döngüsünün sonudur.
Ölüm Hakkındaki Soruları Yanıtlamak için Öneriler;
- Yanıtlarınız basit ve az olsun: Çocuğunuz dinlemeye son verene kadar defalarca açıklayın. Gerçekçi ve doğruyu seçeceğiniz açıklamalar yapmaya özen gösterin. Zorlu sorularda yanıtlarınız kısa ve çocuğunuzun tepkisine yönelik olsun. Her seferinde bir parça bilgi verin ki çocuğunuz sindirebilsin.
- Sabırlı olun: Çocuğunuz aynı soruyu defalarca sorma eğilimindedir. Sadece ona verilen bilginin anlamını kavramaya çalışmaktadır. Her açıklamanızda biraz daha anlamaya başlayacaktır. Yanıtlarınız mutlaka tutarlı olsun aksi takdirde kafa karışıklığına sebep olabilirsiniz.
- Pervasız sorulara hazır olun: Konuşmalarınızın gidişatına göre çocuğunuz oldukça pervasız sorular sorabilir. Çocuğunuzun böyle soruları nasıl soracağına şaşırabilirsiniz. Ancak bu sorular iyidir. İletişim yolu açıktır ve çocuğunuz size gelmektedir. Ayrıca bu, çocuğunuzun gerçek yanıtlar için size güvendiğini göstermektedir.
- Çocuğunuzun gerçekte neyi sorduğunu anlamaya çalışın: Eğer sorudan emin değilseniz veya anlamamışsanız önce siz sorun ''Bu konuda senin fikrin ne? Sen ne düşünüyorsun?'' soruları yanıtlarının ne olduğu konusunda bilgi verecektir.
- Üstü kapalı sözlerden kaçının: Ölümden söz ederken ''Göçüp gitti'', ''Uzun bir yolculuğa çıktı'' gibi ifadeler kullanmayın. Bu gibi ifadeler çocuğun kafasını karıştıracaktır. 'Onu kaybettik'' derseniz 'Hadi bulalım' cümlesi ile karşılaşmanız olasıdır.
- Ölümü uyku ile ilişkilendirmeyin: Böyle yanıtlar uykuya giden yolu soruna dönüştürür. Çünkü ''ölü insanlar hiç kımıldamazlar, bedende artık kımıldayan bir şey yoktur, çünkü çalışan bir parçası kalmamıştır.''
Çocuğum Cenaze Törenine Gitmeli mi?
- Çocuğum yanımda olduğunda ihtiyaç duyduğum gibi yasımı tutabilecek miyim?
- Çocuğumun orda olmamasından etkilenecek bir aile bireyi/yakın var mı?
- Çocuğu kendi ihtiyacım yönünden mi götürmek istiyorum?
- Çocuk gelmek istiyor mu?
- Çocuğu evde bırakmak daha mı kötü olacak?
Küçük bir deney:
Temiz bir cam veya plastik bardak bulundurun. Üçte ikisini su ile doldurun. Çocuğunuzdan kaba bakmasını ve su olduğunu onaylamasını isteyin. Küçük bir kaba şeker koyun. Çocuğunuza tattırın ve şeker olduğunu onaylamasını isteyin. Birkaç çay kaşığı şekeri ılık suyun içine koyup eriyene kadar karıştırın. Çocuğa şekerin nereye gittiğini sorun. Yok olduğunu, gittiğini söyleyecektir. Suyu yeniden tatmasını söyleyin, tatlı olduğunu söyleyecektir. Neden tatlı olduğunu sorun. İçinde şeker olduğu için olduğunu söyleyecektir. Şöyle deyin;
'' Yani sen görmesen bile şeker orada, değil mi? Ruhlarımız da böyle, orada ama göremiyoruz.''